Maddi tazminat davası, hukuka aykırı bir eylem veya işlem nedeniyle malvarlığında meydana gelen eksilmenin, yani maddi zararların giderilmesi; manevi tazminat davası ise aynı işlem veya eylemler nedeniyle bireyin yaşadığı üzüntü, elem ve yıpranmanın yol açtığı manevi zararların giderilmesini amaçlayan bir dava türüdür. Maddi ve manevi tazminat davaları birlikte açılabileceği gibi ayrı ayrı da açılabilir. Ticari nitelikte olmayan tüm tazminat davaları, talep edilen tazminat miktarına bakılmaksızın asliye hukuk mahkemelerinde açılır. Devletin, yani idarenin işlem ve eylemleri nedeniyle zarara uğrayanların açtığı tazminat davasına “tam yargı davası” denilmektedir. Tam yargı davasına bakma görevi idari yargı yerleri olan vergi mahkemeleri veya idare mahkemeleri tarafından yerine getirilir.
Maddi ve Manevi Tazminat Davası Hangi Nedenlerle Açılabilir?
Maddi ve manevi tazminat davası, herhangi bir nedenle uğranılan haksız bir maddi veya manevi zararı gidermek amacıyla açılabilir. Tazminat davaları, genel olarak haksız fiil veya sözleşmeye aykırılık nedenlerine bağlı olarak açılmasına rağmen, birbirinden farklı birçok hukuki gerekçeye dayalı olarak açılmaktadır. Genel olarak en çok açılan tazminat davaları şunlardır: İş kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davası, Trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası, Sözleşme ihlali nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası, Suç işlenmesi nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası, Hatalı doktor uygulamalarından kaynaklanan, yani tıbbi malpraktis nedeniyle tazminat davası, Boşanma davası ile birlikte açılan maddi ve manevi tazminat davası, Telif haklarının ihlali nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası Yazılı veya görsel basın veya sosyal medya üzerinden kişilik haklarına saldırı nedeniyle açılan manevi tazminat davası.
Maddi ve Manevi Tazminat Davası Açma Süresi ve Zamanaşımı
Maddi ve manevi tazminat davası açma süresi, tazminat nedenine bağlı olarak değişmektedir. Tazminat davasının hangi hukuki nedene dayalı olarak açıldığı tazminat davası açma süresini de belirlemektedir.Maddi ve manevi tazminat davası açma süresi açısından temel ilkeler şu şekildedir: Tazminat davasına temel teşkil eden fiil suç teşkil ediyorsa (örneğin, iş kazası, doktor hatası,trafik kazası nedeniyle ölüm veya yaralama), o fiil için kanunlarda daha az zamanaşımı süresi öngörülse bile, ceza kanununda o suç için öngörülen dava zamanaşımı süresi ne ise maddi manevi tazminat davası açma süresi de odur. Ceza kanunundaki temel dava zamanaşımı süresi geçse bile, ceza davası devam ediyorsa yani uzamış dava zamanaşımı devreye girmişse, ceza davası devam ettiği müddetçe de tazminat davası açılabilir.
Tazminat hukuku davalarının büyük bir kısmı haksız fiil olarak nitelenen fiillerden kaynaklanır. Örneğin, suç işlenmesi, trafik kazası, iş kazası, doktor hatası (tıbbi malpraktis), telif hakları ihlali birer haksız fiildir. Haksız fiiller için dava zamanaşımı süresi, fiil ve failin öğrenilmesinden itibaren 2 yıl, fiil ve fail daha sonra öğrenilse bile her halukarda 10 yıldır (Borçlar Kanunu md. 72/1). İşlenen haksız fiil aynı zamanda suç teşkil ediyorsa, ceza hukuku zamanaşımı süresi de Borçlar Kanunu’nda belirtilen sürelerden daha fazla ise, tazminat davası açma süresi açısından ceza hukuku zamanaşımı süresi uygulanır. Boşanma davası neticesinde maddi manevi tazminat davası açma süresi, boşanmanın kesinleşmesinden itibaren 1 yıldır (Medeni Kanun md. 178). Maddi ve manevi tazminat davası boşanma davası ile birlikte açılabileceği gibi boşanma davasının kesinleşmesinden sonraki 1 yıl içinde de ayrı bir dava olarak açılabilir. Sözleşmenin ihlali nedeniyle açılacak tazminat davalarında genel zamanaşımı süresi, 10 yıldır (Borçlar Kanunu md. 146).
Trafik kazası, taksirle işlenen bir haksız fiildir. Haksız fiiller için geçerli olan genel zamanaşımı trafik kazaları için de geçerlidir. Ancak, Karayolları Trafik Kanunu trafik kazası nedeniyle tazminat davası açma süresini ayrıca düzenlemiştir. Trafik kazası nedeniyle açılan maddi ve manevi tazminat davasının zamanaşımı süresi, trafik kazasının meydana gelmesi ve fiili işleyenin öğrenilmesinden itibaren 2 yıl, fiil ve fail daha sonra öğrenilse bile her halukarda 10 yıl içinde dava zamanaşımına uğrar (Karayolları Trafik Kanunu md. 109). Ancak, trafik kazası neticesinde ölüm veya yaralama gerçekleşmişse, ceza kanunun bu fiil için öngördüğü dava zamanaşımı süresi daha fazla ise, bu durumda dava zamanaşımı süresi ceza hukuku dava zamanaşımı ilkelerine ve sürelerine göre belirlenir.
Maddi ve Manevi Tazminat Davasını Kimler Açabilir?
Tazminat davasına sebep teşkil eden konu ne olursa olsun, fiil veya işleme muhatap olan kişi maddi ve manevi tazminat davası açabilir. Örneğin, trafik veya iş kazası nedeniyle yaralanan kazazede, doktor hatası nedeniyle vücut bütünlüğü zarar gören hasta, boşanma davasında eşler maddi manevi tazminat davası açabilirler. Tazminat nedeni, hukuka aykırı işlenen bir fiil nedeniyle bir kişinin ölümü ise, ölenin destekte bulunduğu yakınları da maddi tazminat davası açabilirler. Ölüm nedeniyle açılan maddi tazminat davalarında hükmedilen tazminata, “destekten yoksun kalma tazminatı” denilmektedir. Ölen kişinin eşi, çocukları, anne-babası veya ölenin kendisine destekte bulunduğunu ispat edebilen herkes maddi ve manevi tazminat davası açabilir. Ölenin herhangi bir desteği olmamasına rağmen ölümden üzüntü duyan birinci derece yakınlar da manevi tazminat davası açabilirler. (Borçlar Kanunu md. 56/2). Yaralanma halinde, yaralananın yakınlarının maddi tazminat isteme hakları yoktur. Ancak, yaralanma ağır bedensel zarar meydana getirmişse (örneğin, bir gözün gözün kör olması, bacak veya kolun kopması), özellikle uzuv kaybı meydana gelmişse yaralananın yakınları da manevi tazminat talep edebilir.